

Siwek, “Farklı ölçeklerdeki üretim tesislerinde gözlemlediğimiz ortak nokta, yapay zekâ destekli bileşenlerin plansız duruş sürelerini önemli ölçüde azaltması. Bu sistem, tamamen otomatik olarak çalışmasıyla avantaj sağlıyor. Veri bilimi bilgisine ihtiyaç duymadan, analizler arka planda kendiliğinden gerçekleşiyor” dedi.
Akıllı Bileşenlerden Dijital Fabrikalara
Bileşen düzeyinden başlayarak üretim hattına yayılan bu yaklaşımın sunduğu ölçeklenebilir yapı, yapay zekâ uygulamalarını devreye alırken genel bulut çözümlerine kıyasla çok daha düşük maliyetle hareket etmeyi mümkün kılıyor. Bileşen düzeyinde başlayan zekâ uygulamaları, üretim hattına entegre edilen PLC kontrol sistemleriyle birleşerek bütünsel veri analizine zemin hazırlıyor.
Veri ihtiyacının arttığı günümüzde, uç düzeyde (edge) çözümlerle tüm verilerin fabrika içinde işlenmesi mümkün hâle geliyor. Bu yerel işleme yaklaşımı, veri güvenliği açısından da önemli bir avantaj sağlıyor. Özellikle hassas teknoloji ve verilerle çalışan üretim tesislerinde verilerin dışa çıkmaması, siber saldırı ve veri ihlali riskini de azaltıyor.
Siwek, bu stratejinin sahadaki uygulamalarına ilişkin bir örneği şöyle özetliyor: “Avrupa’daki bir fabrikada kaynak uygulamalarında yapay zekâ analizlerini başlattık. MaiLab ile yapıla küçük ve ölçülebilir projelerle başlamak.”

Hibrit Yapay Zekâ Modellerinin Önemi Artıyor
Sektör uzmanları, gelecekte hibrit yapay zekâ çözümlerinin daha fazla öne çıkacağını öngörüyor. Bu yaklaşımlar, bileşen düzeyinde yapılan analizleri seçici bulut kullanımıyla birleştirerek üreticilere esneklik ve derinlemesine analiz imkânı sağlıyor. Çok sayıda tesisi kapsayan geçmiş veri analizleri ya da tedarik zinciri optimizasyonu gibi konular söz konusu olduğunda, bulut çözümleri ideal bir altyapı sunuyor.
Büyük veri analitiği ve makine öğrenimi gibi ileri düzey uygulamalarda bulut teknolojisi benzersiz yetenekler sağlıyor. Özellikle birden fazla lokasyonda üretim yapan global şirketler için süreçleri eş zamanlı olarak karşılaştırmak ve iyileştirmek, bulut üzerinden çok daha etkin biçimde yürütülebiliyor.
Siwek, bileşen düzeyinden başlayarak dijital temelleri sağlam atan müşterilerinin, hangi süreçlerin bulut desteğine ihtiyaç duyduğunu bilinçli şekilde seçebileceğine dikkat çekiyor.
Dijital Dönüşümün Geleceği: Ölçeklenebilir Yapay Zekâ
Bileşen düzeyinden başlayan bu evrimsel yapay zekâ yaklaşımı, sadece teknolojik değil aynı zamanda stratejik olarak da sürdürülebilir bir çözüm sunuyor. Yüksek yatırım riskleri olmadan dijital yetkinliklerin adım adım geliştirilmesine olanak tanıyan bu model, aynı zamanda hızlı geri dönüşler sağlıyor. Zamanla organizasyonun ve analiz ihtiyaçlarının büyümesiyle sistem, yeni katmanlarla genişletilebiliyor; bu genişleme sürecine seçici bulut çözümleri de entegre edilebiliyor.